Türkiye ile ABD'nin anlaşmasından kısa süre önce, birçok ülke Türkiye'ye silah ambargosu uygulama kararı almıştı. Avrupa Birliği ve Arap Birliği, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyindeki terör unsurlarını temizleme harekatını kınamış, birçok ülke ise Türkiye'ye silah satışını durdurmuştu. Operasyon başladıktan 4 gün sonra, ilk hamle Almanya ve Fransa'dan geldi. İki ülke, Barış Pınarı Harekatı nedeniyle Türkiye'ye silah satışını durdurduğunu duyurdu. Bu iki ülkenin ardından Finlandiya ve Norveç de Türkiye'ye silah satışını durdurdu. Norveç'i Çekya takip ederken İtalya ve İspanya da kısa süre içinde Türkiye'ye silah satışını durduracağını duyurmuştu.
Ülkelerin Türkiye'ye yaptığı silah satışı miktarları ise şu şekilde:
- Finlandiya: 17 milyon euro
- Norveç: 6 milyon euro
- Almanya: 243 milyon euro
- Fransa: 45 milyon euro
Harekatın başlamasının ardından kınama mesajı yayınlayan Avrupa Birliği'ne, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan tepki gelmişti. Erdoğan “Ey Avrupa Birliği, kendinize gelin. Bak yine söylüyorum: Bizim şu anki operasyonumuzu işgal harekatı olarak nitelendirmeye çalışırsanız işimiz kolay: Kapıları açarız, 3,6 milyon mülteciyi size göndeririz. Şimdi kalkmışlar para hesabı yapıyorlar. Neymiş, ikinci taksit olan 3 milyar avroyu göndermeyecekmişsiniz. Biz zaten sizden bir şey alarak yürümedik. 40 milyar doları harcadık. Gerekirse bir 40 milyar daha harcarız ve yolumuza devam ederiz. Ama kapıları da açarız. Siz bize karşı hiçbir zaman samimi olmadınız, 1963’ten beri oyaladınız. Siz dürüst değilsiniz. Hiçbir zaman doğru konuşmadınız." ifadelerini kullanmıştı.
TÜRKİYE ABD İLE ANLAŞMA SAĞLADI
İki ülke arasında yapılan anlaşmanın ardından Barış Pınarı Harekatı'na 120 saatliğine ara verilmiş ve terör örgütü YPG'nin güvenli bölge sınırlarından çıkarılması konusunda anlaşma sağlanmıştı. Türkiye ile ABD arasında imzalanan anlaşma şu şekilde:
1. Türkiye ve ABD, iki yakın NATO üyesi olarak bu ilişkilerini teyid eder. ABD, Türkiye'nin güney sınırına dair meşru güvenlik kaygılarını anlar.
2. Türkiye ve ABD, kuzeydoğu Suriye başta olmak üzere sahadaki gelişmelerin, ortak çıkarlar temelinde daha yakın eşgüdüm gerektirdiğini kabul eder.
3. Türkiye ve ABD "hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için" anlayışıyla, NATO topraklarını ve halklarını tüm tehditlere karşı koruma taahhütlerini muhafaza eder.
4. Her iki ülke, insan hayatı, insan hakları ile dini ve etnik toplulukların korunmasına yönelik taahhütlerini yineler.
5. Türkiye ve ABD, Suriye'nin kuzeydoğusunda DEAŞ'la mücadele faaliyetlerinin devamında kararlıdır. Bu, önceden DEAŞ kontrolünde olan alanlarda yaşayıp yerinden edilen şahıslar ile alıkoyma merkezleri hususlarında uygun şekilde gerçekleştirilecek eşgüdümü de içerir.
6. Türkiye ve ABD, terörle mücadele harekatlarının yalnızca terör unsurları ile bu unsurlara ait barınak, sığınak, mevzi, silah, araç ve gereci hedef alması gerektiği üzerine mutabık kalır.
7. Türk tarafı Türk kuvvetleri tarafından kontrol edilen güvenli bölgedeki tüm meskun mahal (güvenli bölge) sakinlerinin dirliği ve güvenliğini sağlayacağını taahhüt eder, sivillerin ve sivil altyapının zarar görmemesi için azami dikkati göstereceğini vurgular.
8. Her iki ülke Suriye'nin siyasi birliği ile toprak bütünlüğüne ve Suriye ihtilafını Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararına uygun şekilde sonlandırmayı hedefleyen, BM öncülüğündeki siyasi sürece olan bağlılıklarını yineler.
9. Her iki taraf Türkiye'nin, YPG ağır silahlarının toplanması ve YPG tahkimatları ile tüm muharip mevzilerinin kullanılmaz hale getirilmesi dahil, milli güvenlik kaygılarının giderilmesini teminen bir güvenli bölge kurulmasının devam eden önemi ve işlevselliğinde mutabık kalır.
10. Güvenli bölge, evvelemirde Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kontrolünde olacak ve her iki taraf, güvenli bölgenin her veçhesiyle uygulanmasında eşgüdümü artıracaktır.
11. Türk tarafı Barış Pınarı Harekatı'na, güvenli bölgeden YPG'nin 120 saat içinde geri çekilmelerini teminen ara verecektir. Barış Pınarı Harekatı, bu geri çekilmenin tamamlanmasını müteakip durdurulacaktır.
12. Barış Pınarı Harekatı'na ara verildiğinde ABD, Blocking Property and Suspending Entry of Certain Persons Contributing to the Situation in Syria başlıklı 14 Ekim 2019 tarihli Başkanlık Kararnamesi uyarınca hayata geçirilen yaptırımlara ilavelerini getirmeme ve Kongre nezdinde uygun şekilde çalışmalar ve istişareler yürüterek Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararı doğrultusunda Suriye'de barış ve güvenliğin teminine dönük kaydedilen ilerlemenin altını çizmek hususunda mutabık kalır. Barış Pınarı Harekatı 11. paragraf uyarınca durdurulduğunda, yukarıda bahsigeçen Başkanlık Kararnamesi uyarınca hayata geçirilen mevcut yaptırımlar kaldırılacaktır.
13. Her iki taraf bu açıklamada kaydedilen tüm hedeflerin uygulanması için birlikte çalışma taahhüdünde bulunmaktadır.
ABD BASINI TRUMP'I HEDEF ALDI
Yapılan anlaşmanın ardından ABD basını, ABD Devlet Başkanı Donald Trump'ı hedef almış ve "Ankara hedefine ulaştı." ifadelerini kullanmıştı.